Yükleniyor

Alıç
(Crataegus sp.)
Van Alıçları

Farklı iklim kuşakları ve bitki gen merkezlerini bünyesinde barındıran Anadolu'nun, sahip olduğu doğal zenginlikler ve kaynaklardan biri de biyolojik çeşitliliktir. Biyolojik çeşitlilik, ait olduğu coğrafyaya karakter katar ve ortamın ruhunu canlı öğeler olan bitkiler üzerinden sergiler. Bir anlamda, o coğrafyanın yaşanması muhtemel ekolojik sorunlarına karşı da sigorta işlevi görür. Anadolu’daki bu zengin biyoçeşitliliğin önemli elemanlarından biri de birçok farklı türü içeren alıç (Crataegus sp.) cinsidir.

Adını Yunanca "sert ağaç" anlamında "Kratos" kelimesinden alan alıç cinsi, Gülgiller (Rosaceae) familyasındandır. Uygun coğrafi konum, iklim ve toprak koşulları nedeniyle genelde, 30° ve 50° Kuzey enlemleri arasındaki bölgelerde görülür. Genellikle dağlık alanlarda, çalılıklarda ve kayalıklarda yetişir. Anadolu, Mezopotamya, Kafkaslar, İran, Hindistan, Çin, Kuzey Amerika, Afrika'nın kuzey bölgelerinin dâhil olduğu ılıman bölgelerde yetişen, tanımlanmış 260 alıç taksonu bulunmaktadır. Genel ayırt edici karakterler bakımından çok kısıtlı ve bu yüzden de sistematik botanik açısından oldukça karmaşık bir cins olarak bilinir.

Alıç cinsi, genellikle 4-8 metre boylanan, bazı taksonları 0,5-1,2 cm dikenli, küçük çalılar veya orta boylu ağaçlardır. Yaprakları; münavebeli, basit, genişçe parçalı, 2-7 loblu, tırtıklı-dişli olan ve genellikle parlak yeşil renklidir. Çiçekleri; 10-18 tanesi demet halinde bulunan, beyaz veya pembe, şemsiyemsi salkım halindedir. Dişi organ, 2-5 karpelden oluşur; erkek organ, genellikle 20, nadiren 5 adettir. Farklı-birleşik meyveleri, alt durumlu ovaryum çiçek ekseni ile birleşmiş, kaynaşmış, etlenmiş ve meyvenin yenen kısmını oluşturmuştur.

Meyveleri; elmaya benzer, daha küçük boyutlu, sarı-kırmızı-siyah renkli, yüzeyi pürüzsüz veya kısa tüylerle kaplıdır. Tepede kaliks artığı vardır. Her karpelde, biri verimli diğeri verimsiz iki tohum bulunur. Tohumları, taş sertliğindedir. Eylül ayında olgunlaşan meyveleri, yaş tüketiminin yanısıra sirke, marmelat, reçel yapılarak değerlendirilir. Halk arasında idrar sökücü, sinir sistemini yatıştırıcı, kalp atış hızını yavaşlatıcı, tansiyon düşürücü olarak bilinir.

Türkiye, doğal alıç türlerinin önemli çeşitlilik merkezlerinden biridir ve zengin alıç popülasyonuna sahiptir. Anadolu'da doğal olarak 6’sı melez 21 alıç taksonu yetişmektedir; bunların 8’i endemiktir. Ege, Akdeniz, Orta Anadolu, Doğu Anadolu, Kuzey Anadolu bölgelerinde yaygın bulunur. Yoğun olduğu yerlerden biri de Van çevresi ve Bahçesaray ilçesidir.

Bahçesaray, İran-Turan fitocoğrafik bölgesinde, Türkiye florasının enlem-boylam kareleme sistemine göre B9 karesinde yer alır. Deniz seviyesinden 1600 m yükseklikte, 3000-3650 m yükseltideki dağlarla çevrili bölge, bitki çeşitliliği ve endemizm oranı açısından ilginç özelliklere sahiptir. Alıç taksonlarının yoğunluğu da bitki zenginliğinin göstergesidir. Bölgede genel olarak derinliği az, kurak, kumlu-taşlı topraklarda yetişir.

Bahçesaray çevresinde yapılan ilk gözlemlerde Alıç (Crataegus sp.) cinsine ait dört türün varlığı tespit edilmiştir.

  • Roğuk (Crataegus meyeri Pojark.)
  • Yemişen (Crataegus monogyna Jacq.)
  • Alıç (Crataegus orientalis Pall. ex M.Bieb.)
  • Öküzgötü (Crataegus pseudoheterophylla Pojark.)

Roğuk
(Crataegus meyeri Pojark.)

Kafkasya, İran’ın batısı, Kuzey Irak ve Türkiye’nin İç Anadolu, Doğu Anadolu bölgelerinde yayılış gösterir. Genelde 1300-2050 m yükseltilerde, kayalık alanlar ve meyilli çayırlarda yetişir. Meyveleri doğal ortamında toplanarak yenir; halk arasında tüketimi azdır.

Çoğunlukla orta boylu, bazen 10 m kadar boylanan ağaçtır.

Yaprakları, 5,3-5,7 cm boyunda, 4,6-5,7 cm enindedir. Kısa sürgünlerde yer alan alt yapraklar, dikdörtgenimsi oval-ters yumurtamsı biçimde, tabanı dar kama şeklinde, 3 sığ loplu; üst yapraklar, 3(-7) dar lopludur. Uç kısımlar dişlidir ve tabanda, karakteristik stipul yaprakları bulunur. Yaprak sapı 1,7-2,0 cm’dir.

Çiçek kurulu 3-15 çiçekten oluşur. Çiçekler, beyaz renkli, ince, uzun, yumuşak tüylüdür. Çanak yapraklar dikdörtgenimsi-üçgenimsi-mızraksı şekildedir ve meyvede geriye kıvrılır. Çiçeklenme dönemi, mayıs-haziran aylarıdır.

Meyveleri küremsi biçimde, 1,1-1,8 cm çapında, kırmızı-vişneçürüğü-koyu siyah renklidir. Meyve sapı, 2,1-4,1 cm'dir. Her meyvede, 1-3 çekirdek bulunur.

Yemişen
(Crataegus monogyna Jacq.)

Hem dekoratif hem ekolojik değerinden dolayı, dünyada en çok bilinen, Türkiye’de de doğal olarak en yaygın olan türdür. Avrupa ülkeleri, Kıbrıs, Türkiye, Mezopotamya ve İran'da yayılış gösterir. Denizden 1800(-2000) m'ye kadar olan yükseltilerde; kireç taşı kayalıklar, yamaç arazileri, makilikler, meşe çalılıkları, karışık ormanlarda bulunur.

Genelde 3 m boyuyla çalı olarak bilinmesine rağmen, nadiren 8 m'ye boylanan küçük ağaçtır. Yaklaşık 1 cm uzunlukta keskin dikenleri vardır. Kahverengi-yeşil-kırmızımsı renkli genç sürgünleri, çıplak veya taze iken tüylüdür.

Yaprakları, geniş-oval biçimde, 4,2-6,5 cm boyunda, 4,0-5,5 cm eninde, lopları derin, uç kısmı küt, basit veya çift dişlidir. Üst yüzü koyu tonlarda yeşil renkli, alt yüzü gri-yeşil, beyazımsı-yeşil renkli ve tüylüdür. Yaprak sapı 1,4-3,2 cm, yan yaprakları yuvarlaktır.

Çiçek kurulu, gevşek dizilmiş 10-18 çiçekten oluşur. Çiçekler, 8-15 mm çapında, beyaz ya da pembemsi renklidir. Çanak yapraklar, üçgenimsi-mızraksı biçimdedir. Meyvede geriye kıvrılır. Çiçeklenme dönemi, nisan-haziran aylarıdır.

Meyveleri, 3-7'sinin birarada olduğu salkım şeklindedir. Meyveler küremsi-yumurtamsı biçimde, 1,4-2,1 cm çapında ve 1,1-1,7 cm boyunda, kırmızı veya turuncumsu kırmızı renklidir. Her meyvede, 1-2 çekirdek bulunur.

Ülkemizde doğal olarak yayılış gösteren iki varyetesi vardır.

  • "Crataegus monogyna var. lasiocarpa [Lange] K.I.Chr."

Yaprak ayasının alt tarafında, ana damarlar boyunca veya damar eksenlerinde, ince uzun tüyler bulunur. İnce dallar, çiçek kurulu, hipantium ve meyve tüysüz veya ince-uzun tüylüdür.

  • "Crataegus monogyna var. monogyna"

Yaprak ayasının alt tarafında, yoğun ince uzun tüyler bulunur. İnce dallar, çiçek kurulu, hipantium ve meyve ince-uzun tüylüdür.

Alıç
(Crataegus orientalis Pall. ex M.Bieb.)

Genelde, Avrupa’nın güneyi, Kırım, Kafkasya ve Türkiye'de yaygındır. Türkiye'nin Batı ve Güneydoğu Anadolu bölgeleri hariç, başta Orta Anadolu ve çevresi olmak üzere hemen her yerinde yetişir. Halk tarafından bilinen ve meyvesi en çok tüketilen alıç türüdür.

Genelde, 3-5 m boylanan çalı ya da küçük ağaçtır. Yaklaşık 1,2 cm dikenleri vardır.

Yaprakları, baklava dilimi ya da ters yumurtamsı-dikdörtgenimsi biçimde, tabanı kama şeklinde; boyu 2,7-3 cm, eni 2,2 cm; 2-7 derin loplu ve iki yana yatık, gri renkli, ince, uzun, yumuşak tüylüdür. Yaprak sapı 6 mm’dir.

Yalancı şemsiye biçimindeki çiçek kurulu, yoğun, kırtıksı, beyaz tüylüdür ve sık dizilmiş, 1,5-2 cm çapında, 4-10 çiçek taşır. Çanak yapraklar 4-5 mm, üçgenimsi, kısa, sivri uçlu, meyvede geriye kıvrık veya yayıktır. Çiçeklenme dönemi, mayıs-temmuz aylarıdır.

Meyveleri, küremsi biçimde, 1,4-2,1 cm çapında ve 1,1-1,3 cm boyunda, kırmızımsı turuncu renklidir. Seyrek, kısa, yumuşak tüylü ya da tüysüzdür.

Ülkemizde doğal olarak yayılış gösteren iki alttürü vardır:

  • Alıç (Crataegus orientalis subsp. orientalis)

Meyve, kırmızımsı-turuncu renkli; meyvede çanak yapraklar geri kıvrık; çekirdek sayısı 4(-5).

  • Koyun alıcı (Crataegus orientalis subsp. szovitsii [Pojark.] K.I.Chr.)

Meyve, kırmızı renkli; meyvede çanak yapraklar yayık; çekirdek sayısı (2-)3-4.

Öküzgötü
(Crataegus pseudoheterophylla Pojark.)

Kafkasya, Ermenistan'ın güneyi, İran, Afganistan'da ve Türkiye’nin kuzeydoğusu ile İç Anadolu, Doğu Anadolu bölgelerinde yayılış gösterir. Genelde 500-1500 m yükseltilerde, ormanlarda, nehir kenarlarında doğal yetişir. Yemişen ile çok yakın özelliklere sahiptir.

Yaprakları, mavimsi renkli; 4,1-5 cm boyunda, 3,3-4,3 cm eninde ve ikisi derince olan üç loplu, nadiren dört lopludur. Yaprak sapı, 1,6-2,4 cm uzunluğundadır. Çok sayıda, 0,8 cm uzunlukta dikenleri vardır.

Çiçek kurulu, 10-15 çiçekten oluşur. Çiçekler, 17 mm çapında ve beyaz renklidir. Çanak yaprak mızraksı biçimdedir. Çiçeklenme dönemi, mayıs-haziran aylarıdır.

Meyve topluluğunda 2-7 meyve bulunur. Meyveler, diğer taksonlara göre daha küçük, 0,8-1,0 cm boyunda ve 0,8 cm eninde, elipsoit şeklinde, kırmızı renklidir.

Alıç ile İlgili Sorunlar

Alıcın meyve, yaprak ve çiçek gibi farklı organlarından elde edilen marmelat-içecek gibi ürünler, başta Çin ve İran olmak üzere birçok ülkede geleneksel tıpta kullanılmaktadır. Son yıllarda alıçtan elde edilen farklı ilaçların, insan sağlığına olumlu etkileri gözlendiğinden, tıbbi-aromatik bitki olarak değeri artmıştır.

Kuraklık ve hava kirliliği gibi olumsuz koşullara karşı uyumlu-dayanıklı yapıda olan alıç ağacı; kurakçıl peyzaj düzenlemeleri, arazi ıslahı, çorak arazilerin ve maden sahalarının yeniden bitkilendirilmesi gibi uygulamalarda önemli olmaktadır.

Ülkemizde genellikle yabani meyve ağacı olarak saygı gören alıç ağaçları, son zamanlarda bölgede artan ekonomik sorunlar sebebiyle yakacak odun temin etmek amacıyla kesilmekte, çeşitli biçimlerde tahrip edilmektedir. Bu arada meyve verimi düştüğü için, onlarla beslenen yaban hayatı da olumsuz etkilenmektedir.

Alıç ağaçlarının varlığını tehdit eden en büyük tehlike, dipten kesimdir. Dipten kesildiğinde daha sonra çıkan dip sürgünleri, koyun-keçi gibi hayvanlar tarafından yenildiği için ağacın geriye dönüşü mümkün olmamaktadır. Oysa alıç ağaçları sadece dalları kesildiğinde, birkaç yıl meyve vermese de kendini toplayıp yaşama tutunabilir.

Bu kayıplar hem ağaçların varlığını tehdit etmekte, hem genetik çeşitliliğin daralmasına sebep olmaktadır. Bu tehlikelerin önlenmesi, durumun sağlıklı şekilde tespit edilerek çözüm önerilerinin geliştirilmesi birçok açıdan önemlidir.

Türkiye’nin sahip olduğu alıç varlığı, ne yazık ki henüz gerektiği gibi değerlendirilememektedir. Alıç cinsine ait bazı türler, süs veya çit bitkisi olarak kullanılmasına rağmen, henüz kültüre alınmamıştır; neredeyse tüm türleri, doğada yabani olarak yetişmektedir. Oysa bazı ülkelerde farklı alıç türleri, farklı peyzaj tasarım çalışmalarında kullanılmaktadır.

Alıç türleri, genelde yaşanan kuraklığa karşı dayanıklılığı, bazı meyve türlerinin bodurlaştırılmasında anaç olarak kullanılması, yaban hayatının geliştirilmesinde katkısı ve benzer özellikleriyle giderek daha fazla önem kazanmaktadır. Sahip olduğumuz bu doğal kaynağın doğru yönetilmesi, kültüre alma sürecine ilişkin işlemlerin hızlandırılması gibi uygulamalar, alıç türlerinin tanınması, korunması ve geliştirilmesine yönelik önemli kazanımlara yol açacaktır.

Şevket Alp
Prof.Dr. Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi
Fotoğraflar: Şevket Alp

Kaynaklar

Dönmez A. A. “Nomenclatural, taxonomic and biogeographic novelties in the Turkish Crataegus L. (Rosaceae-Maleae) taxa". Adansonia, sér. 3, 36-2 (2014): 245-253.
Özkan N.G. ve Aslan S. Fırat M. "Crataegus L. [Alıçlar]"; Türkiye’nin Doğal-Egzotik Ağaç ve Çalıları II. [Editör Ü. Akkemik], Orman Genel Müdürlüğü Yayınları, Ankara. 2014: 58-65.